12 Temmuz 2008 Cumartesi

Tek taşsız evlenmem

Tek taşsız evlenmem
Her ne kadar gelin adayları bilezik ya da Trabzon hasırı değil de tek taşsız evlenmem diyorsa da, İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu pırlanta satışlarının altını etkilemediğini söylüyor. Geliri yüksek kesim, dizi ve reklamların da etkisiyle pırlantayı tercih ediyor. diyen Kameroğlu, kırsal kesimin hâlâ altına düşkün olduğunu belirtiyor. Atasay Kuyumculuk Genel Müdür Yardımcısı Haldun Ulutürke göreyse pırlanta artık sadece takı olarak değil aynı zamanda bir yatırım aracı olarak da görülüyor. Sertifikalı pırlanta dönemine girilmesiyle, elden çıkarılırken altından daha az kayba uğruyor. Bütün bunlar da tüketiciye güven veriyor. Ulutürk yeni kampanyaları, Tek taşsız kadın kalmayacak ile de sadece üst sosyo-ekonomik kesime değil alt-orta sınıfa da tek taş satmayı hedeflediklerini belirtiyor. Altını yeterince kullandı Türk halkı, şimdi pırlantaya bu kadar rağbet etmesi de biraz bundan. diyen Ulutürk, geleneklerin de yavaş yavaş değiştiğinin altını çiziyor. Nilin şarkısına gelince, Ulutürk, insanlarda bu şarkının bir farkındalık yarattığını ancak pırlantayı takan kadının yalnız olmadığını, çünkü pırlantanın birlikteliği sembolize ettiğini belirtiyor.
Peki neden pırlanta aşkı ifade ediyor? Avusturya arşidükü Maximillianın nişanı sırasında Burgonya düşesi Maryye pırlanta yüzük hediye etmesiyle 15. yüzyıldan bugüne dek aşkı ve bağlılığı simgeliyor. 1947 yılında ortaya atılan, 20. yüzyılın en iyi reklam sloganı seçilen
Pırlanta: Sonsuza kadar da bu bağlılığı belirtiyor.

Hiç yorum yok: